***
Genel olarak piyasada fiyatların belirli bir zaman aralığında sürekli düşüş göstermesi durumudur. Deflasyon üç nedenden ötürü arzu edilmez.
İlk olarak, fiyatlar düşmeye başladığında, insanların beklentisi düşmenin devam etmesi yönünde olacağı için harcamalarını ve borçlanmayı azaltırlar. Harcamalarını azaltırlar çünkü, fiyatların sürekli düştüğü bir düzende, harcanmayan para durduğu yerde pozitif getiri sağlar. Borçlanmayı azaltmalarının nedeni ise, geri ödeyecekleri meblağnın yabancı para cinsinden karşılığının zamanla artıyor oluşudur.
İkinci neden, düşen fiyatlarla borç yükünün artıyor olmasından ötürü, insanların borçlanmak istememesi sonucunda tüketimin düşmesidir. Her ne kadar borç verenler yüksek getiri elde etmeleri sonucunda, refah etkisiyle tüketimlerini arttırsalar da, düşen borçlanmanın yarattığı talep boşluğunu giderebilecek miktarda olmaz. Bu durum ise, Irving Fischer’ın da belirttiği gibi, kısır bir döngü halinde devam eder.
Son neden ise arz taraflıdır. Deflasyonist bir ekonomide, fiyatların yanında maaşların da düşmesi gerekirken, nominal ücretlerdeki sertlikten ötürü, yüksek işsizlik dönemleri dışında maaşların düşürülmesi mümkün olmaz.
Eğer ekonomi genel anlamda iyiyse, deflasyondan kurtulmak için faizlerin düşük tutularak yatırımların canlandırılması yeterli olur. Fakat değilse, sıfır reel faiz bile işsizliği azaltmak için yeterli olamaz.
Aslında en önemli sorun deflasyon tuzağı olarak adlandırdığımız kısır döngüdür. Fiyatlar düştükçe, beklentilerin de düşmenin devam etmesi yönünde olacağı için harcamalarını azaltmak gibi tutum almalarına neden olur. Bunun sonucunda ise fiyatlardaki düşüş devam eder ve böylelikle döngünün tekrardan başına dönmüş oluruz.
Aynı zamanda Stagflasyon nedir? (Link 1) ve Dezenflasyon Nedir?'e (Link 2) bakınız.